Gazete Emek- Tan, eski Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Fikri Sağlar’ın açıklaması ile gündeme gelen başörtüsü tartışması ile ilgili, “AK Parti’nin arayıp da bulamayacağı, iktidarın arayıp da bulamayacağı boş kaleye gol atma pozisyonları bizzat CHP’lilerin kendileri yaratıyor” dedi. Tan, İlker Başbuğ’un açıklamaları konusunda ise “Açıkça şunu söylüyor, Menderes eğer erken seçim kararı alsaydı, darbe olmazdı, bugün de ülke o şartlarda. E ne olacak, erken seçim kararı almaz ise darbe mi olacak. Biz de darbeyi mi alkışlayalım. Bunlar kastı aşan değil, kastı yanlış olan ifadelerdir” diye konuştu.

‘’YÖK’ÜN KALDIRILMASI, ÜNİVERSİTELERİN ÖZERK HALE GETİRİLMESİ LAZIM’’

Siyasetçi Altan Tan, Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atanması ile ilgili tartışmalar ve protesto gösterileri ile ilgili, “Tartışmalar, AK Partili birisinin belli bir çizgisi ve geçmişi olan Türkiye’nin en seçkin ve güzide üniversitelerinden birisine rektör atanması ile ilgilidir. Ama, ben rektörün AK Partili veya CHP’li olmasından öte daha derinlerde bir yerdeyim. Üniversitelere bu şekilde atama yapılması yanlıştır. Kimin atandığı ondan sonraki bir tartışmadır.

En beğenilen siyasetçi anketi açıklandı: İki isimden biri muhalefeti sel gibi alıp götürebilir

Üniversitelerin mutlaka özerk olması lazımdır. Bilimsel özerkliğini muhafaza etmesi lazımdır. Kendi içinde bilim insanlarının seçimi ile rektörlerin atanması lazımdır. 12 Eylül darbesi ile oluşturulan bir YÖK var. O tarihten sonra bütün siyasi partiler iktidara geldiklerinde YÖK’ü kaldıracaklarını söylediler. Ama bırakan kaldırılmasını öyle bir noktaya gelindi ki YÖK neredeyse Milli Eğitim Bakanlığı’nın Ortaöğretim Genel Müdürlüğü gibi liselere müdür atayan bir kurum haline geldi. Öncelikle YÖK’ün kaldırılması, üniversitelerinin özerk hale getirilmesi ve seçim sisteminin mutlaka değiştirilmesi lazımdır” dedi.

‘’BAŞBUĞ’UN SÖZLERİ KASTI AŞAN İFADELERDİR’’

“Başbuğ’un sözleri kastı aşan değil ifadelerdir”

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un Menderes ile ilgili açıklamasının hiç de şık olmayan bir ifade olduğunu söyleyen Altan Tan, “Yani ne demek istiyor, ‘Türkiye sıkıştı erken seçim kararı alsın, erken seçim kararı alırsa Türkiye rahatlar’ demek var, bir de tehdit ile ‘Bakın Menderes de sizin gibiydi öyle bir noktaya geldi erken seçim kararı almadı darbe oldu’. E şimdi biz darbeye mi alkış tutalım veya darbe hazırlığı içinde olan güçler mi var. Fethullah Gülen ekibi, NATO, bunlar devre dışı kaldığına göre kimler darbe yapacak? Kemalistler mi darbe yapacak? Ne demek istiyor çıkıp kendisinin söylemesi lazımdır. Açıkça şunu söylüyor, Menderes eğer erken seçim kararı alsaydı, darbe olmazdı, bugün de ülke o şartlarda e ne olacak, erken seçim kararı almaz ise darbe mi olacak. Biz de darbeyi mi alkışlayalım. Bunlar kastı aşan değil, kastı yanlış olan ifadelerdir” diye konuştu.

‘’BAŞÖRTÜ KONUSUNDA SAYIN KILIÇDAROĞLU HASSAS DAVRANIYOR’’

Eski CHP Milletvekili Fikri Sağlar’ın bir açıklaması ile yeniden gündeme gelen başörtüsü tartışması ile ilgili Tan, “Başörtüsü konusunda CHP’nin lideri sayın Kılıçdaroğlu ve yönetim kadrosu hassas davranıyor, gerilime izin vermiyorlar. Fikri Sağlar gibi abuk sabuk konuşanlara herkesten önce gereken cevabı veriyorlar. Konu mankeni her yerde var. CHP’de de konu mankeni var, AKP’de de konu mankenleri var. Bir dönem AK Parti’de sayıları iki veya üçü geçmese de Alevi milletvekilleri vardı. Bunların tamamı devre dışı bırakıldı, tasfiye edildi. Yine AK Parti’de laik hayat tarzını benimsemiş sol, sosyal demokrat çevreden gelmiş milletvekilleri vardı, bunlar da devre dışı kaldı. HDP’de de vardı bu tipler halen var. Bütün partilerde konu mankenleri vardı. Yani ‘Benim konu mankenim iyidir, senin konu mankenin kötüdür’ bu da ayrı bir trajik komik mesele. Konu mankeni olmak yanlıştır veya insanları konu mankenleri olarak kullanmak yanlıştır. Bu konuyu sayın Cumhurbaşkanı açtı. Eğer bundan rahatsız ise başta kendisi konu mankeni kullanmayacak. Bir taraftan sayın Kılıçdaroğlu’na acıyorum. Ne kadar partiyi doğru düzgün, sosyal demokrat, liberal bir çizgiye çekmek istiyorsa biri bir şey atıyor ortada zavallı adamın bütün çabası boşa gidiyor. AK Parti’nin arayıp ta bulamayacağı, iktidarın arayıp da bulamayacağı boş kaleye gol atma pozisyonları bizzat CHP’lilerin kendileri yaratıyor” diye konuştu.

‘’TÜRKİYE AİHM KARARLARINA UYMUYORSA ‘BEN UYMUYORUM BURADAN ÇIKIYORUM’ DEMESİ LAZIM’’

AİHM’nin Selahattin Demirtaş ile ilgili verdiği kararı ve karara iktidarın gösterdiği tepkiyi de değerlendiren Altan Tan, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarına uymayacaksan, takmayacaksan bunların hiç birinin altına imza koymana gerek yok. Ama eğer birçok uluslararası anlaşmaya imzanı koymuşsan ve tanıyıp seni bağlaması için güvence vermişsen bunlara da uymak zorundasın. Türkiye bu anlaşmalara bağlı kalacak ya da tarihi bir karar verip ‘Ben bu koyduklarım imzalarımı çekiyorum’ diyecek. ‘Ben karara uymuyorum’ dediğinde sözün ve siyasetin durduğu bir noktadır. ‘Kararları tanımıyorum’ dedikten sonra ne yapacaksın. Ben altına imza koyduğu kararlara uyması lazımdır diyorum. Uymuyorsa da çıkıp ‘Ben uymuyorum buradan çıkıyorum’ demesi lazımdır” diye konuştu.

Altan Tan, bütün partilerde onlarca kişi ve gurubun siyasi parti kurmak için hazırlık yaptığını, bir kısmının partilerini kurduğunu da belirterek, “Niye kuruyorlar çünkü siyaset yürümüyor, patinaj yapıyor. Bütün partilerde kim sesini çıkarsa hemen ajan ve hain olmak ile suçlanıyor. Fakat kimse niye bu kadar insan hareketlendi birden bire diye sormuyor. Demek ki Türkiye’de siyaset tıkandı. Bir yürümeme durumu var. Herkes parti kurup iktidara gelip ülkeyi yönetmek şehvetine kapılmış son zamanlarda. Fakat bu iş bir tabela asarak olmuyor “ dedi.

Kaynak: Medyascope

Editör: TE Bilişim