Gazete Emek - Sendikanın ILO'ya sunduğu raporda son 1 yılda 8 MESEM öğrencisi çocuğun iş cinayetleri sonucu hayatlarını kaybettiğine dikkat çekildi. Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, çocukların mesleki eğitimine yönelik taleplerini de sıraladı.

Birleşik Metal-İş Sendikası; mesleki eğitim adı altında çocuk emeği sömürüsünü meşrulaştıran MESEM projesi, Türkiye’de giderek artan çocuk işçiliği ve çocuk işçi cinayetleriyle ilgili istişarede bulunmak için dün Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Ankara Ofisi’ni ziyaret etti. 

Polis izin vermeyince DİSK ve KESK Taksim’e yürümekten vazgeçti! Polis izin vermeyince DİSK ve KESK Taksim’e yürümekten vazgeçti!

Ziyaret kapsamında, DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, sendikanın işçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanı Nuran Gülenç ile birlikte ILO Türkiye Ofisi Direktörü Yasser Ahmet Hassan’la görüştü. Bu görüşmede ILO’ya sendikanın MESEM projesiyle ilgili hazırladığı rapor da sunuldu. 

konusu raporda, son bir yılda yaşları 14 ile 17 arasında değişen MESEM öğrencisi 8 çocuğun, 'staj' adı altında çalıştırıldıkları fabrikalarda iş cinayetleri sonucu yaşamlarını yitirdiklerine dikkat çekiliyor. Bu çocuklardan Arda Tonbul’un henüz 14 yaşında bir metal fabrikasında, başının sac büküm makinesine sıkışması sonucu can verdiği hatırlatılarak devlet teşvikiyle cazip kılınan MESEM projesinin bir mesleki eğitim projesi değil, çocuk emeği sömürüsü olduğu vurgulanıyor.

Raporda ayrıca MESEM uygulamasının bu haliyle ulusal mevzuata, BM Çocuk Hakları Evrensel Bildirgesi’ne ve Türkiye’nin 1990’lı yıllarda onayladığı ILO 59 Nolu Asgari Yaş (Sanayi) Sözleşmesi ile ILO 138 sayılı Asgari Yaş Sözleşmesi’ne aykırı olduğunun altı çiziliyor.

"OKULLAR, ÇOCUK İŞÇİ BULMA KURUMUNA DÖNDÜ"

Ziyarette konuşan Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, “MESEM’le birlikte mesleki ve teknik liseler, ‘çocuk işçi bulma kurumuna' dönmüş durumda. Mesleki eğitim adı altında uluslararası standartlara uygun olmayan bir çocuk çalıştırma biçimi norm haline getiriliyor” dedi.

Bu proje ve projenin uygulanış biçiminin çocukların sağlığına, hatta hayatına mal olduğunu belirten Atar, “Normal koşullarda fabrikalardan adım bile atmaması gereken ufacık çocuklar bizzat devlet eliyle, kamu kaynaklarıyla fabrikalara sokuluyor ve çocuk işçiliği, çocuk emeği sömürüsü meşrulaştırılıyor. Mesleki eğitim vermesi gereken okullar, çocuk emeğinin ticaretini yapan kurumlar haline dönüştürülüyor” diye konuştu.

Editör: Bekir GÜNEŞ