Mehmet Basri Çelik yazdı:
Bugün oynanan maç, Amedspor’un yeni dönemine dair güçlü sinyaller verdi.
İlk yarıda sahadaki dağınıklık hepimizi endişelendirdi. Takım, kimliksiz bir oyunla sahadaydı. Ancak ikinci yarı başlarken yaşanan gecikme —yaklaşık üç dakika— sonrasında bambaşka bir Amedspor izledik. O üç dakikada ne konuşuldu bilmiyorum ama belli ki içeride “bir şey” oldu. Takım, sahaya Amedspor ruhuyla çıktı. Ne söylendiyse, o konuşma takıma yeniden direniş getirdi.
Futbol anlamında bugün bizi şampiyon yapacak bir oyun oynamadığımızı en iyi Sinan Hoca’nın kendisi biliyordur. Fakat bu maç, sadece skor anlamında değil; duygusal, ruhsal ve psikolojik anlamda da kazanılması gereken bir maçtı.
Bugünün en dikkat çekici noktası, Çekdar’dı. Onun takıma kazandırılma süreci önemli bir adımdı ancak sahada yanlış yerde konumlandığı için etkisiz kaldı. Buna rağmen ondan vazgeçilmemeli. Çünkü Çekdar, Amedspor’un geleceğinde büyük potansiyele sahip bir isimdir. Aynı şekilde o da bu şehirden, bu camiadan vazgeçmemeli.
Teknik analizleri bir kenara bırakacak olursak, bugün sahada en çok dikkat çeken detay Sinan Hoca’nın enerjisiydi. Uzun zamandır bu kadar heyecanla, bu kadar odaklanmış bir teknik direktör görmemiştik. Sinan Kaloğlu’nun saha kenarındaki heyecanı ve inancı, tribünlere de yansıdı.
Diğer tarafta, yeni Başkan Nahit Eren’in maç öncesi ve sonrası takıma verdiği moral, istek ve motivasyon da gözden kaçmadı. Amedspor camiası için yeniden bir “birlik hissi” doğuyor gibi.
Ancak bugünün en sıkıntılı anı, Diagne’nin oyundan alınma süreciydi. Diagne neden oyundan çıkarılamadı? O an ekranlarda çok net bir şekilde görüldü. Sayın Nedim Şimşek, tüm iyi niyetiyle Diagne’nin yerine girmek üzere hazırlanan Felix’i kulübeye geri döndürmeye çalıştı. Maalesef sayın nedim şimşek kendi iyi niyetleri ile daha önceki krizleri de çözmek isterken içeride otorite boşluğu oluştuğunu galiba tahmin edemiyordu.
Sinan Hoca değişiklik kararı veriyor, fakat o kararı uygulama sürecinde bir otorite karmaşası yaşanıyor. Bu tablo, Amedspor’daki otorite probleminin teknik adamlardan çok yapısal bir mesele olduğunu gösterdi.
Nahit Eren’i tanıyanlar bilir. O, çalışkanlığı, disiplini ve otoritesiyle öne çıkan bir isimdir. Bu tabloyu kısa sürede değiştireceğine inancım tam.
Bugün sahada eksikler kadar umut da vardı.
O yüzden bir kez daha diyorum:
Hoş geldin Nahit Başkan, hoş geldin Sinan Hoca.
Yeni dönem Amedspor’a hayırlı olsun.
Mehmet Basri Çelik
