Gazete Emek- Diyarbakır Tabip Odası (DTO), bu yılki "Barış, Dostluk ve Demokrasi" ödülünün sahibini oda binasında yaptığı açıklamayla duyurdu. Dostluk ve Demokrasi Ödül Jürisi adına konuşan DTO Başkanı Elif Turan, “Dünyada ve bölgemizde barışçıl olmayan politikaların sürdürüldüğü bir dönemden geçiyoruz” diyerek, ülke gündemiyle ilgili şunları söyledi: “Ülkemizde, hukuk devleti ilkesinin ciddi şekilde aşındığı, temel hak ve özgürlüklerin rafa kaldırıldığı, her türlü hak arama mücadelesinin şiddet ve baskı ile karşılandığı, barış talebinde bulunan-hak arama mücadelesi veren on binlerce kişinin tutuklandığı, halkın iradesini yok sayan kayyım politikalarının uygulanageldiği, akademik değerlerin yok edildiği, basının ağır baskı ve sansür altında olduğu, hiç kimsenin kendini hukuksal güvencede görmediği, antidemokratik uygulamaların artarak devam ettiği tarihin hiçbir döneminde görülmeyen olağanüstü bir süreci ne yazık ki hep beraber yaşadık/yaşamaya devam ediyoruz. Tüm bunların bir sonucu olarak tek adam rejimi ile bir korku iklimi yaratıldı.  Covid-19 pandemisi de gerekçe yapılarak tek tip sesin egemen olduğu baskı rejimi inşa edilmeye devam edilmektedir.”

“ÖDÜL BARIŞI SAVUNANLARA VERİLİYOR ”

Bu korku iklimine, her türlü baskı, gözaltı ve tutuklamaya rağmen Barış, Eşitlik, Özgürlük, Demokrasi ve adalet arayışı mücadelesi yürütenlerin yarınlara ilişkin barış içerisinde bir ülke ve dünya umudunu büyüttüğümüz vurgulayan Turan, “Barış içinde, birlikte bir arada yaşama hayalini ve onu gerçek kılma iradesini onlar sayesinde bir kez daha hatırlıyor ve hatırlatıyoruz” dedi.

Ödülün 1990’lı yıllarda verilmeye başlandığını hatırlatan Turan, “Sağlığın olmazsa olmazı barış ve demokrasi olduğu bilinciyle bunun çabasını sarf edenleri unutmamak, bir adım öne çıkmışlarımızı onurlandırmak, Barış ve Demokrasi mücadelesini yürütenleri bir araya getirmek üzere Diyarbakır Tabip Odası tarafından 1990’lı yılların savaş ortamında 14 Mart Tıp Bayramı Haftası etkinlikleri kapsamında ‘Barış, Dostluk ve Demokrasi’ ödülü verilmeye başlandı” diye konuştu.

Turan: şunları söyledi: “Toplumu ötekileştiren-kutuplaştıran söylemlerin öne çıkarıldığı günümüzde barış, bu coğrafyada yaşayan halklar için, hiç bu kadar hayati olmadı. Dostluk, günümüzde insanların bireyselleştirildiği, birbirine ve topluma karşı duyarsızlaştırılıp yabancılaştırıldığı bir dönemde, barış kadar hayati değer olmuştur. Ve demokrasi, bugün için, yargının siyasallaştırıldığı, otoriterleşmenin yukarıdan aşağıya örgütlendiği bir dönemde en çok mücadele edilmesi gereken bir değerdir.”

“ŞENYAŞAR’IN YANINDAYIZ”

Aday kişi ve kurumlar içerisinden daha ayrıntılı gerekçelerini kararı veren ödül belirleme jürisi tarafından 12 Mart 2022 tarihinde yapılacak tören sırasında açıklanacağını söyleyen Turan, ödülün Emin’e Şenyaşar’a verileceğini şu sözlerle duyurdu: “Her türlü baskılara, müdahalelere, gözaltılara, soruşturma açılmalara, kötü hava koşullarına rağmen kararlı bir şekilde adalet nöbetini sürdüren, benzersiz sivil itaatsizlik eylemiyle Türkiye’deki adaletsizliği teşhir eden, adalet arayışının sembolü olan, adaleti tesis etmekle yetkili olanların körlüğü ve sağırlığı adalet talebini sokağa taşıyarak hepimize gösteren Emine Şenyaşar'a verilmesini uygun görmüştür. Kararlı ve barışçıl eylemleri ile cezasızlık politikalarına karşı çıkan Emine Şenyaşar’ın bu haklı adalet mücadelesinde yanında olduğumuzu, yalnız olmadığını yeniliyor, Barış, Dostluk ve Demokrasi Ödülü vermekten onur duyuyoruz.”


 

Kaynak: Basnews

Editör: TE Bilişim