Bir sene önce Amedspor Yönetim Kuruluna girdiğim için ara verdiğim gazetecilik faaliyetlerime yeniden devam ediyorum. Amedspor için faydalı olduğunu düşündüğüm görüş ve önerilerimi yıllardır paylaşıyorum. Yine paylaşmaya devam edeceğim. Amedspor yönetimindeyken iç işleyiş içerisinde de bütün görüş ve eleştirilerimi her zaman ifade ettim. Ne kadar dikkate alındı ya da alınmadı onu tartışmayacağım. Amedspor yönetiminde yer alan her bir arkadaş çok değerlidir ve görüşleri de mutlaka dikkate alınmalıdır.
Şimdi gelelim yeni döneme. Uzun zamandır Amedspor ile ilgili çalıştay ve konferansların yapılmasını hep önerdim. Amedspor kongresinden birkaç gün önce "Amedspor geleceğini tartışıyor" çalıştayı yapıldı. Maalesef bu çalıştay istediğimiz verimlilikte geçmedi. Zaman kısıtlılığından dolayı her şeyi sıkıştırmak zorunda kaldık. Geçmişte yapılan hataları tartışacak sağlıklı bir zemin oluşmadı.
Geçmişte yapılan hataları tartışacak sağlıklı bir zemin oluşmadığı için gelecek ile ilgili sağlıklı bir yol haritası üzerine de konuşamadık. Söylediklerimiz de hep eksik ve yarım kaldı. Neleri yapabildiğimiz ve neleri konuşabildiğimiz açısından değil ama neleri yapmamız ve konuşmamız gerektiği açısından önemli bir çalıştay oldu.
Amedspor kimliği ve kurumsallaşması üzerine yapılabilecek her tartışma birkaç saatle sınırlandırılamayacak kadar önemlidir. Yine alt yapı, kurumsal iletişim ve medya ile ilişkiler, kadın takımı ve toplumsal cinsiyet meselesi, taraftarlar ile ilgili meselelerin hiçbiri birkaç saate sığdırılarak geçiştirilecek konular değil.
Bundan sonra yapılacak bir çalıştayın hazırlıklarının en az 4-5 ay öncesinden yapılması gerekiyor. Çalıştaya katılacakların ve konuşulacak konuların çok önceden belirlenmesi gerekiyor. Çalıştayı yönetecek kişilerin çok iyi belirlenmesi gerekiyor. Amedspor'un delege-üye yapısı ve değiştirilecek tüzük maddelerinin de bu çalıştaylarda masaya yatırılıp olgunlaştırılması gerekiyor. Maalesef bu dediklerimin hepsi eksik kaldı. Bütün bu eksikliklere rağmen çalıştayı organize eden bütün arkadaşların emeğine sağlık. Bu onlar için de önemli bir tecrübe oldu. Umarım Amedspor İstişare Kurulu bundan sonra yapılması planlanan çalıştaylar için bu öneri ve eleştirilerimizi dikkate alır.
Amedspor Kongresi üzerine
Çalıştaydan birkaç gün sonra Amedspor'un kongresini yaptık. Çalıştayda da ifade etmiştim. Amedspor'da son 1 yılda 3 kongre yapıldı. Başka hiçbir kulüpte bir yılda 3 kongre yapıldığına şahit olmadım. Eğer Amedspor'un kurumsallaşmasını istiyorsak ilk olarak istikrarı sağlamak için çalışmalıyız. Bir yılda 3 kongre yapılıyor, her kongre sonrası yöneticilerin önemli bir kısmı, teknik heyet, kadın takımı teknik heyeti, alt yapıdaki hocaların bazıları, personel değişiyorsa burada bir anormallik var demektir. Kurumsallığın en önemli göstergelerinden biri sistemin oluşmasıdır. Sistem oluşturulduğunda bu kadar sık kongreler yapılmaz, kulüp içerisinde bu kadar çok değişiklikler yapılmaz. Çünkü Amedspor'da eski yönetim yeni yönetim diye bir sistem olmamalıdır.
Amedspor'da da diğer sistemli kulüpler gibi devamlılık esas olmalıdır. Amedspor'un kongresinde yeni başkan ve yöneticilerin olduğu bir liste hazırlanırken tüzük değişiklikleri ile ilgili de önemli kararlar alındı. Yine Divan kurulu diye yeni bir sistem için de karar alındı. Amedspor tarihi için bu kadar önemli kararlar bu kadar kısa bir süreye sıkıştırılmamalıydı. Her tüzük değişikliği ve her karar için mutlaka üyelere söz hakkı verilmeliydi. Bu kararlar herkesin içine sindiği bir zeminde geçirilmeliydi.
Maalesef "kongreden hemen sonra sinema gösterimi var" denilerek kongre hızlıca ve apar topar bitirildi. Amedspor'da üyelik yapılması veya üyelikten çıkarılmaya yönelik de önemli tüzük değişikliklerine gidildi ama kimse konuşmadan riskleri değerlendirilmeden geçirildi. Çok açık ifade etmek gerekirse hiçbirimizin içine tam olarak sinen bir kongre olmadı. Uzun yıllar Amedspor'a emek veren, çok ciddi hizmetleri olan başkanlık da yapan sayın Metin Kılavuz'un hem çalıştayda hem de Kongredeki yönetimi benim nezdimde çok başarılı ve kapsayıcı olmadı maalesef. Metin Başkan bu kulübe en çok emek verenlerden biridir. Keşke hepimizin kaygılarını ve endişelerini özgürce dile getirdiği muhataplarına karşı doğru bir tartışma zemini oluşturan yönetim anlayışı ortaya koyabilseydi. Ben her şeye rağmen yine de Metin başkana ve hem çalıştaya hem de kongreye emek veren bütün arkadaşları kutluyorum.
Amedspor artık sadece Diyarbakır'ın değil bütün Kürt halkının çok önem verdiği ciddi bir değer atfettiği bir camia oldu. Bölgemizde öncü rolündedir. Vanspor, Batman Petrolspor, Muşspor, Mardinspor ve diğer bütün kulüplerin örnek aldığı attığı her adımı çok yakından takip ettiği bir camia oldu. Amedspor Kürtçe bir klip yaptığında diğer bütün kulüpler de örnek alıp aynısını yapıyor.
Amedspor, Amed'li olan olmayan herkesin ortak duygusuna hitap eden bir yapıdır artık.
Amedspor ilk kurulduğunda çok büyük sportif başarılar yakalasın diye kurulmadı. Amedspor önemli bir paradigmanın eseri olarak kuruldu. Halkın değerlerini bünyesinde barındıran ve halkla birlikte yol yürüyecek bir kulüp olarak kuruldu.
Amedspor uyuşturucuya karşı bir mücadele için vardır, Amedspor kadınların, gençlerin, Kürtlerin, ötekilerin kendini orada bulması için vardır. Amedspor, uyuşturucu ve fuhuşu sokaklarımıza sokmaya çalışanlara karşı sokaklarımızı sağlıklı beyinlerle doldurmak için ve sporu sokağa tekrar geri döndürmek için vardır. Amedspor, sistem takımları aracılığıyla ırkçılığı, şövenizmi, holiganizmi sokaklarımıza evlerimize, statlarımıza sokmaya çalışanlara karşı vardır. Amedspor paralı insanların ve kapitalizmin oyuncağı haline gelen sporu halkla buluşturmak ve onlarla birlikte yeni bir yol açmak için vardır.
Amedspor asla herhangi bir kurumun veya kişinin-kişilerin tekeline giremeyecek kadar değerli bir emeğin, düşüncenin, çalışmanın, hafızanın ortak ürünüdür.
Bazı kişiler ve kurumların Amedspor'da sadece beli konjonktürel süreçlerde görünür olmaları ya da kaybolmaları Amedspor'u hedeflerinden belki bazen geri bırakabilir ama asla kopartamaz.
Amedspor'da yüksek bütçeler, dönüşü olmayan yüksek giderler fayda getirmez. Amedspor'un 'şampiyonluk' ve yüksek sportif başarı beklenti ve baskısı içine girmemesi gerekiyor.
Amedspor'un finansal sürdürülebilirlik kanallarını açması ve bunun üzerine çok ciddi yoğunlaşması gerekiyor.
Eğer Amedspor'un öz gelir kaynakları oluşmazsa Amedspor sürekli finansal beklenti ile bazı kişi ve kurumlara bağımlı olmak zorunda kalır.
Kısa vadede ya da bir sezonluk beklentilerle yapılacak yüksek bütçeli transferler Amedspor'u daha da finansal baskı altına sokar.
Bu baskılar olduğu sürece Amedspor, tarihi ve paradigması ile örtüşen istediği yönetimsel şema ve kurguya ulaşamaz. Her sene aynı tartışmaları, çekişmeleri, kişileri konuşmaya devam ederiz. Amedspor'da öz kaynak yaratmak çok zor değildir. Önemli olan bunu dert edinen insanlar ve yapıların cesareti ve özgüvenleridir. Bu kanalar açıldığında emin olun her şey çok daha güzel olacaktır.
İlk olarak alt yapı ve akademilerin önünü açmaktır. Amedspor'un kendi öz evlatlarının önünü açacak çalışmalar yapılmalıdır. Tesis olmazsa olmazdır. Birkaç yüksek bütçeli yabancı transferinden vazgeçilse bile alt yapı ve akademiler için önemli bir finans yaratılmış olur. Çünkü geçtiğimiz sezon ve önceki birkaç sezondan görüyoruz ki alt yapıdan oyuncu çıkmadığı sürece yüksek bütçeli transferlere, menajerlik ilişkilerine mecbur kalıyoruz. Geçtiğimiz sezon Gençlerbirliği, Bandırmaspor gibi kulüplere bile baktığımızda çok daha düşük bütçeler ve iyi bir planlama ile birlikte sportif başarılar da yakalanabilir. Bu kulüplerin sportif planlamalarını iyi irdelememiz gerekiyor. Avrupa'da sürekli Bilbao ve Barcelona örneklerini veriyoruz. Bu kulüplerin kurumsal yapılarına ve akademilerine iyi bakmamız gerekiyor. 20 yaş altı sporcularla nasıl başarılı olduklarını görebiliriz. Son şampiyonlar ligi şampiyonu PSG'ye bakalım. Uzun yıllar Messi, Neymar gibi çok pahalı ve yıldız oyuncularla başarıyı yakalamaya çalıştılar ama bu sezon 19 yaşındaki gençlerle başarı geldi. Dünyada 50 tane örnek sayabiliriz. Hepsinde kurumsal ve sportif akıl öne çıkıyor. Bizim de kurumsal ve sportif aklı ortaya koymamız gerekiyor.
Bu sezon her şeyden önce "Öze Dönüş Sezonu" olmalıdır.
Biz, halkın önemli bir kesimi açlık sınırının altında yaşayan bir coğrafyadayız. Halkımızın ekmek fırınlarında askıda ekmek için kuyruklara girdiği, ucuz et için et-süt kurumlarının önünde kuyruklara girdiği bir bölgede bu kadar geri dönüşü olmayan yüksek bütçeli transferler yapma lüksümüz de hakkımız da yoktur. Kimse kusura bakmasın ama geldiğimiz aşamada çok da başarılı değiliz.
Amedspor'un hiçbir biriminde başarılı değiliz. Amedspor yeni bir kulüp değildir. Artık deneme-yanılma dönemlerinin bitmesi gerekiyor. Bu camiada hepimizin halkımıza karşı ciddi sorumluluğumuz var. Hiçbir kurumumuz öylesine kurulmadı. Farkındayım Amedspor artık çok popüler bir alandır. Herkes bu popüler alanda görünmek için ciddi çaba sarfediyor ama hiçbirimizin popülizm kaygılarına kurban edilmeyecek kadar değerli bir alandır.