Gazete EmekTürkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), ücretlerin artırılması, vergide adaletin sağlanması talebiyle illerde basın açıklamaları yaparken, DİSK’e bağlı sendikalara üye işçiler ise eylemlerin günü kotarmaktan öteye geçmediğini söylüyor. Bugün Mersin’de yapılacak açıklama öncesi görüştüğümüz işçiler, “Açlık ve yoksulluk sınırı ortada. Bunu aşan ücretler almamız lazım, bunun için mücadeleyi örgütlemek gerekiyor” dedi.

Mersin’den Genel-İş üyesi bir işçi, çalıştığı belediyede sözleşme sürecinin yeni tamamlandığını, sözleşmenin yüzde 20 zam ile bağıtlandığını dile getirdi. Belediye işçisi şunları söyledi: “Ben mitinge katılacağım ama katılmak istemeyen arkadaşlarımız var. ‘Çalışıyoruz, işimiz gücümüz var, işler yoğun’ diyorlar. İşçiler bu buluşmanın kendine faydaları da olmadığı düşünüyor. Çünkü açıkçası sendikacılara tepkililer. Sözleşme sürecinde düşük zam oranına sendikacıların anlaşması nedeniyle öfkeliler. Açıklamalar ‘Gelirde, vergide adalet’ diyerek yapılıyor ama sözleşmede gelirde adaleti sağlamayan oranlara imza atıyorlar. O yüzden de bu eylem çok samimi gelmiyor bize. Günü kurtarmaya çalışıyorlar, ‘Bir şey yapmadı demesinler’ diye yani... Meydanlarda söylediklerini iş yerlerinde de örgütlemeliler."

Mersin’den başka bir belediye işçisi de “Vergi yükü nedeniyle geçinemez durumdayız. Ayağa kalkmamız gerekiyor, o yüzden de eyleme katılacağız. Sözleşme sürecindeyiz. Sözleşme taleplerimiz bu buluşmanın gündemi olmalı. Hükümette nasıl bir karşılığı olur bilemiyorum ama elbette ne kadar kalabalık olursak o kadar güçlü oluruz. Ben konfederasyon olarak bu konuda iyi olduğumuzu düşünüyorum” diye konuştu.

Mersin’den Güvenlik-Sen Temsilcisi Hüseyin Vural da eylemden haberi olmadığı söyledi. Vural, “Bize bir bilgi gelmedi açıkçası. Güvenlik-Sen üyelerine bir çağrı yapılmadı, arkadaşlarımız da bilmiyor. Kendilerine yakınları mı götürecekler, diğer konfederasyonlar gibi? İşçileri çağırmayacaklarsa neden böyle eylemler yapıyor o zaman?​” diye konuştu.

"EK ZAM TALEBİ GÜNDEM BİLE DEĞİL"

Karşıyaka Belediyesi emekçileri: Organize bir şekilde yoksulluğa mahkum ediliyoruz Karşıyaka Belediyesi emekçileri: Organize bir şekilde yoksulluğa mahkum ediliyoruz

Önceki günlerde de DİSK Gebze’deki üyeleriyle bir açıklama yapmıştı. Bu eyleme katılan bir metal işçisi, “Gebze’de yapılan eyleme ortalama 1200 kadar işçi katıldı. Ama burada sadece iki sendika şubesinden bile 8 bin işçi var. Yani üye işçilere oranla düşük katılımlı eylemlerdendi. Tabii bu eylemlerde öne çıkan ‘vergide adalet’ talebi oldu. ‘Ek zam, insanca yaşamak istiyoruz’ sloganları ve talepleri ağır basmadı. Böyle olunca eylemler çok biçimsel ve günü kurtaran eylemler gibi görünüyor. Sonuçta yoksulluk, açlık sınırı ortada. Bunu aşan ücretler almamız lazım. Üye işçiler bugün açlık sınırının biraz üstüne, yoksulluk sınırının ise çok altına çalışıyor. Bugün ‘insanca yaşanacak bir ücret’ için konfederasyonumuz örgütlü olduğu her yerde bunun gereğine uygun bir çalışma yürütmeli. Ama ne yazık ki ‘ek zam’ sözleşmeler boşa düşer kaygısıyla konu bile değil, insanca yaşanacak ücret talebi sönük kalıyor. Tabanda bir şeylerin kaynaması lazım ki bir şeyler değişmeli. Yoksa konfederasyonun bu eylem biçimi bir şey değiştirmeyecek. Sadece göstermelik bir eylem olarak kalacak” ifadelerini kullandı.

Aynı işçi üç konfederasyonun ortak açıklama yapıp sonrasında ayrı eylem planları yapmasını da eleştirdi: “Neden bir araya gelip eylem yapmıyorlar? Düşünün üç konfederasyonun işçisi birleşip eylem yapsa yer yerinden oynar; işçinin bilincinde, umudunda ve gücünde de sıçrama olur. Belki de sendikacılar işçi güçlenirse rahatlarının bozulacağının farkında oldukları için bunu tercih etmiyor. Elbette DİSK, Türk-İş’e ve Hak-İş’e göre bir adım önde, iş yerlerinde bir açıklama yaptı. Bu önemliydi ancak buradaki açıklamalarda işçiyi örgütleyip bu buluşmalara getirme işi de daha örgütlü olmalıydı. Böylelikle Gebze’de, alanda daha başka, daha güçlü bir eylem olurdu. Ayrıca ek zam meselesi daha ileriden tartışılmalı. Çünkü bizim sözleşmeden bu yana ücretlerimiz vergi kesintileriyle de kuşa döndü. Yoksa bir dahaki sözleşemeye kadar elde hiçbir şey kalmayacak.”

İşçilerin eleştirilerine dair görüş almak için aradığımız DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün’e ise ulaşamadık.

"EYLEMLER ÇALIŞMA SAATLERİNE DENK GELİYOR"

İstanbul’dan bir metal işçisi de eylemlerin çalışma saatlerine denk geldiğini, bu sebeple katılımın düşük olduğunu söyledi: “Yakın olduğumuz için biz de Gebze’ye gidecektik ama bizden katılan olmadı. Çünkü eylemler çalışma saatlerine denk geliyor. Hafta içi yapılan eylemler işçi katılımını engelliyor. Fabrikalarda yapılan açıklamalar elbette önemli ama tüm fabrikalarda olmadı tabii. Her bölümde, her tezgahta işçiye gidip vergi adaletsizliği, gelir adaletsizliği, nasıl mücadele edilmesi gerektiği anlatılmalı. Sadece işçilere mesaj atarak eylemlere çağırmakla örgütlenme sağlanmaz. Bu yöntemden vazgeçilmeli ki kalabalık ve güçlü olalım. Sürekli ek hesaptan harcama yapıyoruz, bıkmış durumdayız. Bu öfkeyi örgütlemek lazımken, işçiler ‘Böyle çözülmez ki’ diyerek daha da umutsuzluğa sürükleniyor. Ancak sendikacıların buna dair bir çabası da yok."




 

Kaynak: Evrensel

Editör: şilan