Gazete Emek- Gebze ve İzmir’de metal işkolundaki grevler sürüyor. DİSK’e bağlı Birleşik Metal İşçileri Sendikası’nın (Birleşik Metal-İş) örgütlü olduğu işyerlerinde grevler devam ediyor. Gebze Organize Sanayi bölgesinde yer alan MERSEN fabrikasındaki grev birinci ayını geride bırakırken İzmir Kemalpaşa’da bulunan Purmo Group’taki grev de ikinci haftasını doldurdu. Birleşik Metal İş Genel Başkanı Özkan Atar ise iki işverenin de çeşitli yollardan grev kırıcılığı yapmaya teşebbüs ettiğini kaydederken işçilerin ilk günkü coşku ve kararlılığa sahip olduklarını vurguladı.
BirGün’e konuşan Mersen ve Purmo işçileri, morallerinin yerinde olduğunun altını çizerken haklarını almadan direnişlerini sonlandırmayacaklarını belirtti.
DİRENE DİRENE KAZANACAĞIZ
7 yıldır MERSEN fabrikasında çalışan işçi Halil Yap, işverenin sendika karşıtı bir tutum sergilediğini kaydetti. İşverenin, sendikadan “üçüncü şahıs” olarak bahsederek işçiler Birleşik Metal’de örgütlenmeden önce “Bu fabrikaya üçüncü şahıslar giremez” gibi ifadeler kullandığını aktaran Yap, işçiler sendikalı olduktan sonra elde edilen çeşitli kazanımların da baltalandığını belirtti. Yap, “Sendika fabrikaya girdikten sonra geçen sene 18 bin lira olan maaşlarımız 28 bine çıktı. Aynı zamanda sahip olduğumuz 2 ikramiyeye 2 tane daha ekleneceği ve toplamda 4 ikramiyemiz olacağı da söylenmişti, ama lafta kaldı” dedi. Taraflarına verilen sözler tutulana ve sendikal, ekonomik ve sosyal hakları tesis edilene kadar direnmeye devam edeceklerini belirten Yap, “Direncimiz de moralimiz de gayet yerinde. Biliyoruz ki direne direne kazanacağız, kazanmadan bir adım bile geri atmayacağız” diye konuştu. Purmo Group’ta çalışan işçi Rıfat Çevik ise işverenle sürdükleri görüşme 4 aydır sonuç almayınca greve çıkma kararı aldıklarını ve talepleri karşılanana dek grevi sonlandırmayacaklarını belirtti. “Ayın 8’inden bu yana grevdeyiz. İşveren en son brüt maaş üzerinden yüzde 72 zam teklif etmiş, bizim talebimiz ise yüzde 120. Zamma ek olarak devamlılık primi ve aile yardımı talep ediyoruz” diyen Çevik, işçileri çok zora sokan bir diğer unsurun da kümülatif vergi oranı olduğunu kaydetti. İşçilerin brüt gelirlerinden, girdikleri vergi dilimi çerçevesinde sigorta ve işsizlik payı ödemelerinin çıkarılması ve bu çıkarılan miktarın birikerek aydan aya devam etmesi anlamına gelen kümülatif vergi oranının onları zorladığının altını çizen Çevik, şunları söyledi: “Kümülatif verginin altında eziliyoruz, buraya ilişkin de bir düzenleme talep ediyoruz. Kararlıyız, dirençliyiz. Haklarımızı kazanana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Birleşik Metal İş Genel Başkanı Özkan Atar ise iki işverenin de çeşitli yollardan grev kırıcılığı yapmaya teşebbüs ettiğini kaydederken işçilerin ilk günkü coşku ve kararlılığa sahip olduklarını vurguladı. Grev sürecini BirGün’e değerlendiren Atar, şunları söyledi: “MERSEN, sendikamızın ilk kez örgütlendiği bir işyeri. Nitekim işveren de en başında yetki itirazında bulundu. Sendikamızla toplu iş sözleşmesi yapmak üzere müzakerlerde bulunmadı. Kısacası MERSEN grevinin bizim için en önemli hedefi sendikal hakların tanınması ve işşçilerin toplu sözleşmeli çalışma düzenine geçmesidir. Bunlara ek olarak 30 günü aşkındır süren grev esnasında ise çeşitli işten atmalar gerçekleştirdi. Ayrıca grev sürerken grevdeki işçinin işini fabrikadaki çeşitli ara kademe beyaz yakalılara yaptırdığını tespit ettik. Bu durumla ilgili iş mahkemesine başvurduk, aldığımız bilirkişi raporu da bu durumu kanıtladı. Anlayacağınız, MERSEN işvereni grev kırıcılığı yaparak suç işliyor."
İŞVEREN GREV KIRICILIĞI YAPIYOR
Atar, Purmo Group’ta sosyal hakların ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi üzerine masaya oturduklarını ancak işverenden gelen teklifin AKP’nin ekonomi politikaları nedeniyle günden güne eriyen alım gücünü karşılamadığını belirtti. Purmo’daki grev ikinci haftasını geride bırakırken işverenin grev kırıcılığı yaptığını belirlediklerini kaydeden Atar, şöyle devam etti: "Bu tarz girişimlere karşı gerek hukuki gerekse fiili mücadelemizi sürdürüyoruz. Yani Purmo işvereni de MERSEN gibi grev kırıcılığına kalkışarak grev kanununu çiğniyor ve suç işliyor. Biz bu iki işverenin sendika ve kanun tanımaz, emek düşmanı tavırlarına karşı yan yana, omuz omuza mücadele ediyoruz. Ayrıca MERSEN de Purmo da yabancı sermaye. MERSEN Fransa sermayesi Purmo ise Finlandiya sermayesi için üretim yapıyor. Anlayacağınız ikisi de burada güvencesiz bir şekilde ucuza düşük maliyetli işçi çalıştırabilmeyi amaçlıyor. Nitekim biz de bu duruma karşı 28 Mayıs Salı günü Fransız sermayeli MERSEN’in sendika düşmanlığını ve grev kırıcılığı yaparak işlediği suçları protesto etmek üzere Fransız Başkonsolosluğu önünde basın açıklaması gerçekleştireceğiz. Ayrıca iki grev sürerken de bölgedeki örgütlü olduğumuz üyelerimizden, yine bölgedeki kardeş sendikalarımızdan, emek ve demokrasi örgütlerinden yoğun bir biçimde destek gördük, biliyoruz ki bu destek de taleplerimizi kazanana kadar katlanarak atacak.”
Kaynak: Birgün
