Gazete Emek- DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, süreçteki son gelişmelere ilişkin Ankara'da basın toplantısı gerçekleştiriyor.
PKK'nin dün sabah Kandil'de düzenlediği açıklamayla "süreci ikinci bir aşamaya taşıyabilmek amacıyla" Türkiye’deki tüm güçlerini 'Medya Savunma Alanları'na çekmeye başladıklarını duyurmasının ardından yapılan açıklamada, Tuncer Bakırhan, gelinen noktada sürecin birinci aşamasının kapandığını söyledi.
Bakırhan, konuşmasında şunları söyledi:
"Çok daha kritik ikinci aşamaya hukuki ve siyasi adımlarla toplumsal barışa geçiş zamanınıdır. Bu aşama zorlu olduğu kadar anlamlıdır da. Meclis bu dönemi kolaylaştırmalı ve geliştirmelidir. Geçiş dönemi için hukuki düzenlemeler yapılmalıdır. Bunlar sadece teknik düzenlemler değil barışın da yapı taşları olacaktır. Kürt meselesinin çözümü Türkiye'nin demokratikleşmesi anlamına gelir. Bu süreçte sadece bir taraf değil, devlet, iktidar, güvenlik bürokrasisi, yargı sistemi ve diğer tüm kurumsal yapılar da sorumludur. Herkes taşın altına elini koymalıdır. Herkes barış iradesinne uygun hareket etmelidir.
Düşman algısı değil, yurttaşlık algısı, tehdit tanımı değil, hak tanımı yapılmalıdır. Güvenlikçi dil değil, özgürlükçü dil, korku politikası değil, umut politikası üretilmelidir. Altını önemle çizmek isteriz ki dün gerçekleşen ve 86 milyona umut olan gelişmelerin sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için medyaya da büyük ve tarihi sorumluluklar düşmektedir. Medya barışa köprü olmalı. Kutuplaştıcı, ayrıştıcı, dümanlaştırıcı yayınlar yerine kapsayıcı ve barışçıl bir yayıncılık anlayışı tercih etmelidir.
Türkiye'ye ve bölgede yaşayan tüm Kürtlere yönelik gelen tehlike dalgasını ancak demokratik bir müzakare ile aşabiliriz. Bunun yolu da geçiş hukuku ve demokratik entegrasyon yasalarının hayata geçirilmesinden geçer. Dün alınan kararın kalıcı bir barışa yol açmasını diliyoruz."
Hatimoğulları: Süreç yeni bir aşamaya girmiştir
Tülay Hatimoğulları ise PKK'nin Türkiye'deki tüm güçlerini çekme kararına ilişkin, "Barış ve demokratik toplum süreci yeni bir aşamaya girmiştir" dedi.
Hatimoğulları konuşmasında şunları söyledi: "Bu aşamada barışın, demokrasinin, hukukun yaşanacağı bir gelişmeye açılan bir kapı olarak görüyoruz. Sürecin bu aşamasında tüm siyasi aktörler ve taraflar arasında tam ve açık bir diyalog kanallarının işletilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu son adımla toplumsal barışı derinleştirmek ve demokratik siyaseti güçlendirmek için yeni sorumluluklar doğuyor. Kalıcı barışı inşa etmek için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz"
"Cumhuriyet’le ikinci yüzyılda adım atma zamanıdır"
"İki gün sonra Cumhuriyet'in 102. yılı. 29 Ekim'in arifesindeyiz" diyen Hatimoğulları şu ifadeleri kullandı: "Cumhuriyetin kurulması elbette çok önemli ve değerli. Ancak Cumhuriyet demokratikleşemedi. Bu nedenle de Türkiye’nin demokrasi sorununu çözemedi. Yüz yıldır büyük sıkıntılar yaşıyor. Doğru okursak, son bir yılda atılan tarihi adımlar, bize ikinci yüzyılda Cumhuriyeti demokratikleştirmek için en büyük fırsatları veriyor. Tarihi dönemeçteyiz. Yargının bağımsız olduğu, yerel demokrasinin hayata geçtiği, kimlik ve inançların devlet tarafından tanımlanmadığı, sağlıktan eğitime her alanın demokratik bir sistemle hayat bulduğu cumhuriyet, herkesin cumhuriyeti olacaktır. Yüz yıllık zorlu geçmiş her toplumsal kesime derin bir olgunluk kazandırmıştır. Şimdi bu olgunluğu demokratik akılla buluşturarak demokratik bir Cumhuriyet’le ikinci yüzyılda adım atma zamanıdır. "
"Anahtar kavramlardan biri demokratik entegrasyondur"
Hatimoğulları, "Dünkü tarihi açıklama yeni bir döneme işaret ediyor. Bu dönemin anahtar kavramlarından biri demokratik entegrasyondur. Demokratik entegrasyon anlayışıyla barışı inşa etmek, demokratik Cumhuriyet'e açılan kapının anahtarıdır. Tüm toplumsal kesimlere çağrımız şudur: Kimse kendisini bu sürecin dışında görmemeli. Bekleyen konumda olmamalı. Düşüncelerimiz ve değerlendirmelerimiz farklı olabilir. Eleştirilerimiz olabilir. Bunlar bizi güçlendirir. Bu tarihi fırsatı hep birlikte değerlendirebilmek hayati önemdedir" dedi.
Ortak mücadele çağrısı
Ortak mücadele çağrısında bulunan Hatimoğulları, "Ancak el ele vererek ortak bir mücadeleyle barışı inşa edebiliriz. Ortak mücadele çağrımızı yeniliyoruz. Bir çağrımız da iktidara ve devletedir. Bu sürecin yeni aşamasında, siyasi ve hukuki adımların hızla atılması sürecin ilerlemesi için son derece önemli olacaktır. Toplum yürütme erkinden ve yasa yapma iradesi olan Meclis'ten çok büyük bir beklenti içindedir. Bu süreçte siyasi ve hukuki adımların hızla atılması gerekmektedir" şeklinde konuştu.
Kaynak: Evrensel
