Gazete Emek- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kurban Bayramı'nın birinci gününde yaptığı açıklamada ‘yeni anayasa’ tartışmalarına dair değerlendirmelerde bulundu. Bayram sonrası için Meclise çağrı yapan Bahçeli, “Yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğu kabullenilmelidir” derken, TBMM’nin daha verimli çalışabilmesi için iç tüzüğün güncellenerek Meclisin varlığının "herkesin hissedeceği bir anlayışa sokulması" gerektiğine işaret etti.
MHP lideri Bahçeli’nin sözlerini gazetemize değerlendiren gazeteci Kemal Can, Bahçeli iler Erdoğan’ın yeni siyasi dizayn konusunda araçlar ve yöntemler açısından bir süredir kimi farklılıklar yaşadıklarını dile getirdi. “Süreç, Anayasa, 19 Mart… Bu üçü birbiriyle ilişkili ayrı süreçler ancak bu üç sürecin öncelikleri, araçları, yöntemleri konusunda Erdoğan ve Bahçeli farklılıklar yaşıyor ve bunu çeşitli söz ve hamleleriyle de gösteriyor” dedi.
"Bahçeli de Anayasa’ya tamam dedi" yorumu yeterli değil
Kemal Can, Erdoğan ve Bahçeli arasındaki farklılığı şöyle yorumladı:
‘“Bilindiği gibi daha önce süreç konusunda Bahçeli çok atak ve öncü bir rol alırken, Erdoğan uzun eslerle sürece biraz nazlı dahil oldu. 19 Mart meselesinde Erdoğan kanadı çok atak davranırken Bahçeli birkaç açıklamasıyla bu konuda tereddütler hissettiğini, bu hamlelere ilişkin bazı rezervleri olduğunu ima eden şeyler yaptı. Erdoğan’ın Anayasa konusundaki çıkışına Bahçeli neredeyse iki hafta sessiz kaldı. Sonra ‘Anayasa da lazım tabii’ gibi bir açıklama yaptı. Her açıklamadan sonra ‘Bir problem mi var’ ya da ‘Çok uyumlu bir iş bölümü mü var’ yorumları çeşitleniyor. Açıkçası ben her sözle yeni bir denge oluştuğu fikrini kovalamak yerine bütünlüğe bakmak gerektiğini düşünüyorum. Süreklilik açısından da öncelik, yöntem ve araç farkları konusunda problemin devam ettiği kanaatindeyim. Bu süreçlerin her birinde tarafların yaptıkları ataklar, yapılan ataklara ortaklarının verdiği reaksiyonun hızı, aralara konulan esler vs. bana bu konuda hâlâ tamamlanmamış bir rekabetin, kimi zaman gerilime doğru evrilen, kimi zaman ön almaya ya da hamle üstünlüğünü kazanmaya yönelen bir tansiyon olduğunu düşündürüyor. Bu açıklamadan da anlaşılacağı üzere ‘Bahçeli de Anayasa’ya tamam dedi’ yorumu yeterli değil. Gelişmelere baktığımızda bahsettiğim üç süreçle ilgili hâlâ Erdoğan’la Bahçeli arasında bir fark olduğunu düşünüyorum.”
"Bahçeli ve Erdoğan arasında yeni bir durum yok"
Erdoğan’ın tamamen AKP’lilerden kurulu bir anayasa komisyonuyla hazırlığa başlamasına karşı Bahçeli’nin Meclisi daha aktif hale getirme önerisinin de bir anlamı olduğuna işaret eden Can, “İç tüzük değişikliği konusu MHP’nin daha önce de gündeme getirdiği birkaç konuydu. Zaten süreç meselesinde de 100 kişilik komisyon önerisiyle Meclisi asıl aktör haline getirme hamlesini Bahçeli daha önce yapmıştı. O konuda Erdoğan’ın uzunca süren bir sessizliği olduğunun farkındayız. Bu sessizlik hâlâ devam ediyor. Birtakım kulis bilgilerden Erdoğan’ın komisyona onay verdiği bilgisi geliyor ancak Erdoğan henüz güçlü bir şey yapmadı, bir destek açıklamadı. Bu son açıklama çerçevesinde de yeni bir durum mu var diye baktığımızda yeni bir durumdan çok devam eden süreklilik kendini tekrar ediyor. O yüzden Bahçeli’nin sözleri şu anda her şeyi yeniden tartmayı gerektirecek bir açıklama değil” şeklinde konuştu.
Kaynak: Evrensel