Gazete Emek- CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba başkanlığındaki CHP Esnaf Masası, Niğde’nin köylerini gezerek yurttaşların sorunlarını dinledi. Darboğaz köyünde kiraz yetiştiren bir çiftçi, 2 bin ton kiraz ihraç ettiklerini ancak susuzluk nedeniyle kiraz kalitesinin düştüğünü belirterek, “Çevre köylerin hepsine gölet yapıldı, bazılarına iki tane yapıldı. Yalnız Darboğaz’daki göletimiz düzen tutmadı. Biz buradan 3 tane vekil gönderiyoruz Meclis’e, ne yazık ki bir tanesi görev yapıyor” dedi.

Darboğaz köyünün öksüz kaldığını savunan kiraz üreticisi, “Çevre köylere boruyla kapalı devre sulama sitemi yapıldı; Darboğaz’ınki yapılmadı” diye konuştu.

Aynı köyde kiraz üretimi yapan bir kadın da kirazları, girdi maliyetlerine karşın ucuza satmak zorunda kaldıklarını söyleyerek, “Köylülerimiz, işçilerimiz sefil. Pahalılıktan memnun değiliz; başa geçin çare bulun” dedi.

Tarım ilaçları satan bir esnaf ise “Yüksek alıyoruz, yüksek satıyoruz. Bizim yapacağımız bir şey yok” dedi. Tarım ilaçlarına yüzde 70’e varan zam geldiğini belirten esnaf, geçen yıl 130 liraya satılan bir ilacın 190 liraya çıktığını söyledi. Esnaf, gübreye de aynı oranda zam geldiğine dikkat çekerek, “Çok borç veriyoruz. Çünkü çiftçide para yok. Patates satıp getirecek” diye konuştu.

“TAYYİP KOYMADI”

Bir ayakkabıcı ile Ağbaba arasında da şu esprili konuşma geçti:

“Ağbaba: Para çok sende

Ayakkabıcı: Tayyip koymadı

Ağbaba: Tayyip cebinizden mı aldı parayı, ne yaptı? Tayyip’in ne suçu var?

Ayakkabıcı: Abi bitirdi ya. Ülke diye bir şey kalmadı ki ya. Ülkeyi bitirdi adamlar. Esnaf da bitik, çiftçi de bitik.”

Araç lastikleri sattığını anlatan başka bir esnaf de eski fiyatlarla yeni fiyatları karşılaştırarak “Eskiden mal yoktu, para vardı. Şimdi mal var, para yok” diye konuştu.

Ağbaba, çiftçilerin sorunlarını da dinledi. Eskiden AKP’ye oy verdiğini söyleyen bir çiftçi, “Zam yapmasınlar, biz destek filan istemiyoruz. Gübreyi, mazotu sabit tutsunlar. Hac’dan geldim. 60 liraya gübreyi alıyorduk, ‘Yüzde 50 indirdik’ dediler. İyi ya dedim; 50 liraya düştü. Anam gübreyi 160 liraya çıkarmışlar da onun 10 lirasını indirecekmiş. Resmen dalga geçiyorlar ya, resmen kafa buluyorlar. 50 liralık gübreyi 160 liraya çıkarmış, onun 10 lirasını indirecekmiş. Vay anasını ya” diye konuştu. Çiftçi, AKP’ye oy verdiği için duyduğu pişmanlığı “Elim kırılsaydı” diye dile getirdi.

“SİHA YAPMIŞ BANA NE, BEN ÖLMÜŞÜM”

Halk olmadan devlet olmayacağını belirten çiftçi, “Ben öldükten sonra devleti ne yapayım? Halk olmazsa devlet olur mu? Halkı bitirdiler ya. Vay şunu yapmış. Ne yaparsan yap bana ne ya. Ben gebermişim; ben ölmüşüm, bitmişim. 70 yaşında 100 milyon (bin) lira borca girmişim, nereden ödeyim? SİHA, İHA yapmış; ne yaparsan yap, bana ne ya” diye konuştu.

Çiftçi, Niğde patatesinin alınacağı yönünde açıklama yapılmasına rağmen AKP yandaşlarının Nevşehir’den getirdiği patateslerin alındığını ancak gerçek patates üreticinin ürünün elinde kaldığını söyledi. “Hırsızlar var ya. Onu aldılar 100 liraya oradan, burada 800-900 liraya devlete sattılar” diyen çiftçi, köylerinden giden 800 TIR patatesten 50’sinin bile kendilerinin olmadığını dile getirdi. Patateslerini satmak için işçiliğe ve çuvala 5 bin lira harcadığını vurgulayan çiftçi, “70 yaşında hanımımın psikolojisi bozuldu. Avrat hasta şimdi. Patates para etmiyordu. Avradı ikide bir doktora götürüyorum” dedi.

Başka bir çiftçi de elektrik dağıtımının özel şirketlere satılmasına tepki göstererek, “Bunun açma kapama bedeli, okuma bedeli, çalıştırdığı memurun parası bizden. Bu nedir ya? Niye sattın o zaman? Bizim parayı alıyorsan, devletimde kalsın” diye tepki gösterdi. Başka bir çiftçi de faturalarda kesilen TRT payına tepkisini “O TRT’ye haram, zıkkım olsun. Bizden aldığı vergilerle yalan söylüyor” diye dile getirdi.

Başka bir çiftçi de devlet desteği alamadıklarını kaydederek, “30 bin nüfusun sadece yüzde 5’i destekleme alır. Şuradaki arkadaşlar sor, destekleme alan varsa parmak kaldırsın” dedi. Bir esnaf da pandemi döneminde kendilerine destek değil kredi verildiğine dikkat çekerek, borçlarının faizli ertelendiğini söyledi. Esnaf, faizlerle birlikte kredi taksitlerinin 500 lira arttığını vurgulayarak “200 bin lira alıyoruz, 200 bin liraya yıllık yüzde 9 faiz ödüyoruz. Yüzde 9’u ödediğimiz gibi yüzde 3 de kesintimiz var; onu da ödüyoruz. Bir de şimdi çıkardılar; çektiğimiz krediden 25 bin lira kredi kartına yatıracağız. Ona da amenna diyoruz. Yani esnafın dayanacak gücü kalmadı. Faiz üstüne faiz çektik, borç üstüne borç yaptık” diye konuştu.

“AÇIK SENET VERMEDİM DİYE ÜYELİĞİMİ İPTAL ETTİLER”

“Ben çiftçiyim, emekliyim, esnafım. Her yerden mağdurum” diyen bir yurttaş, Ağbaba’ya Niğde’de tarımın öldüğünü ve tarım yapamadıklarını anlattı. Yurttaş, geçen yıl 130 liraya aldığı ilacın bu yıl 500 liraya, 1300 liraya aldığı gübrenin 4 bin 500 liraya çıktığını söyledi. Tarım ve Kredi Kooperatifleri’nden kredi çekmek için açık çek istendiğini vurgulayan yurttaş, “30 bin liralık kredi için 500 bin liralık tarlam, 200 bin liralık traktörüm ipotek. 4 tane kefilim var. Bunlara rağmen benden açık senet isteniyor. Açık senet vermedim diye de beni kooperatif üyeliğinden çıkardılar, tarım yapamaz hale getirdiler” diye konuştu.

Başka bir çiftçi de kuyudan su çıkarmak için elektriğe ödedikleri paradan yakınarak, “Patateslerimizi suluyoruz, saatine 100 lira su parası ödüyoruz. 3 saat gitse 300 lira su parası veriyoruz. Bu şekilde halk perişan. Zam da geldi, seneye tekrar zam koyacaklar elektriğe” dedi. Girdi maliyetleri yüzünden patates ekemez hale geldiklerini vurgulayan çiftçi, 40 bin lira zarar ettiği için fasulye ekmeye başladığını kaydetti.

“HAYVAN YEMİ DİYE GETİRİLEN PATATESLERİ DEVLETE SATTILAR”

Çiftçiler, devletin kendi patatesleri yerine AKP’ye üye olanların patateslerini alındığını anlattılar. AKP’ye üye olduğunu ancak kendi patatesinin alınmadığını dile getiren çiftçiye Ağbaba, “Sen bu aralar biraz muhalif olmuşsun, ondan” dedi. Çiftçi, devlet alacağını açıklamasa kendi patateslerini başkalarına satabileceklerini aktararak, “Açıkladılar, millet birbirine girdi, bir kavga... Sen alacaksın 3-5 bin lirayı; haraç alacağım diye. Patates filan gitmedi. 40 gün patates gitti. 800 TIR arabaydı, 20 araba gitti buradan. Kendileri Nevşehir’den ticaretini yaptı” diye konuştu. Başka bir çiftçi de Nevşehir’den getirilip satıldığı iddia edilen patateslere ilişkin “Hayvan yemi diye getirdiler, devlete gönderdiler. İşin gerçeği. Bunu herkes biliyor” dedi.

Kula köyündeki yurttaşlar, AKP’li olmadıkları için ayrımcılığa uğradıklarını anlattı. Kulalı bir köylü, eşinin engelli maaşının kesildiğini ve bu sorunun çözülmediğini dile getirdi. Köylü, tarımın, inşaatın ve sanayinin bittiğini söyleyerek, “Mal ayak altında, süt ayak altında, yem 200 lira oldu. Saman 1.100-1.200 lira oldu. Ne olacak bu çiftçinin hali? İlacın yanına varamıyoruz” dedi. Başka bir köylü de CHP’li oldukları için patateslerini devletin almadığını belirterek, “CHP’liysen bittin. Ankara’da buranın namı var. Tayyip Erdoğan’ın kulağına gitti… Kırmızı kalem yemiş köy, Tayyip’ten. Tayyip Erdoğan götürdü AK Partili olanlarınkini. Burada bir iki tane züppesi var, onları yazdı. Benimki kaldı orada. AK Partiliysen gittin, CHP’liysen … yedin” diye konuştu. 

Kaynak: Anka

Editör: TE Bilişim