Gazete Emek-  İktidarın salgın gerekçesiyle aldığı yasaklama kararları nedeniyle 1 Mayıs İşçi Bayramı yurt genelinde bugün çeşitli anmalarla kutlanıyor.

Ülkenin birçok noktasında engelleme girişimlerine, iktidarın buluşmaları zorlaştıran kararlarına rağmen partiler, sendikalar, emekçiler bir araya gelerek 2021 1 Mayıs'ında da zor koşullara rağmen işçi sınıfının sözünü söylemek adına buluştular.

1 Mayıs buluşmalarından ilki 1977 1 Mayıs'ındaki provokasyonda çok sayıda işçinin hayatını kaybettiği Taksim Kazancı Yokuşu'ndaki anma oldu.

DİSK'in çağrısıyla saat 11.00'da 1 Mayıs 1977'de katledilen emekçiler anıldı.  Taksim Kazancı Yokuşu başına karanfil bırakılırken, "Yaşasın 1 Mayıs" sloganları atıldı.

Anma açıklamasına DİSK, KESK, TMMOB ve TTB'nin yanı sıra Türkiye Komünist Partisi ve EMEP de katıldı.

ANKARA

Ankara’da sendika ve odalar, 1 Mayıs’ın kapanma sürecine denk gelmesi nedeniyle bugün basın açıklamasında bir araya geldi. Sakarya Caddesi’nde yapılmak istenen açıklamasının engellenmesi nedeniyle KESK binası önünde yapılan açıklamada, herkese aşı ve gelir desteği sağlanması, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarkların durdurulması talep edildi. Açıklamanın ardından dağılanlara bayrakları katlayarak götürülmesini söyleyen polis, itirazlar üzerine biber gazıyla müdahale etti.

“Yaşasın 1 Mayıs”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarının atıldığı açıklamada, ortak açıklamayı okuyan KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hüseyin Köklü, kapitalist sisteminin yarattığı eşitsizliklerin ağır sonuçlarını her gün yaşadıklarını söyledi. Sağlık hizmetlerinin ve güncel olarak da COVID-19 aşısının bir ticari meta haline gelmesinin bedelini insanlığın ağır biçimde ödediğini belirten Köklü, “Açık alanlarda nefes almamız yasaklanıp kapalı ortamlarda çalışmaya zorlanıyoruz. Ne pahasına olursa olsun ‘çarklar dönecek’ inadıyla, insan yaşamı piyasaya kurban ediliyor. Aşı tedarikindeki başarısızlıkla göz göre göre hastalanıyoruz, ölüyoruz ve tükeniyoruz! ‘Böyle salgın mücadelesi olmaz’ diyor ve yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz” diye konuştu.

Salgın koşullarında bile ülkenin tüm kaynaklarının bir avuç şirkete peşkeş çekildiğini ifade eden Köklü, halk yaşam mücadelesi verirken, şirketlerin pandemide kârlarını artırdığını dile getirdi. Pandemi sürecinde sınıfsal eşitsizliklerin yanında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin de derinleştiğini belirten Köklü, pandemi koşullarında kadınların güçlendirilmesi gerekirken, İstanbul Sözleşmesi gibi kazanımların iktidarın hedefi olduğunu ifade etti.

HERKESE AŞI VE GELİR DESTEĞİ

Sendika ve odaların ortak taleplerini sıralayan Köklü, herkese aşı ve gelir desteği sağlanması, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarkların durdurulması gerektiğini söyledi. Kod 29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilmesini talep eden Köklü, “İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara değil işçilere ve işsizlere verilsin. Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın! İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, hukuksuz biçimde işten çıkarılan kamu emekçileri işlerine iade edilsin, çalışma süreleri azaltılsın. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın! Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın!” dedi.

Basın açıklamasının ardından dağılanlara bayrakları katlamaları, yeleklerini çıkarmaları gibi uyarılarda bulunan polis, itirazlar üzerine biber gazıyla saldırdı. Gözaltına alınmak istenenler ise çevreden gelen tepkilerle serbest bırakıldı.

İSTANBUL

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Tabipler Birliği (TTB) ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), 1 Mayıs 1977’de katledilenleri Taksim’de bulunan Kazancı Yokuşu’nda andı.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, KESK ve TMMOB yöneticileri, İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip,çok sayıda siyasi parti temsilci ve yöneticisi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Musa Piroğlu, Züleyha Gülüm, Sezai Temelli, Serpil Kemalbay, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleriyle yüzlerce işçi katıldı.

Sıraselviler Caddesi’nde bir araya gelen kitle, "Bijî yek Gulan", "Yaşasın 1 Mayıs", "Faşizme karşı omuz omuza", "Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek" sloganları eşliğinde Kazancı Yokuşu'na yürüdü.

İŞÇİ SORUNLARI DA ÖFKESİ DE AĞIRLAŞTI

1 Mayıs’ı geçen senenin ardından yine pandemi koşullarında karşıladıklarını belirten Çerkezoğlu, pandemi ile birlikte işçi ve emekçilerin yaşam koşullarının daha da ağırlaştığını kaydetti. Yaşam koşullarının yanı sıra sorunların ve öfkenin de büyüdüğü bir dönemden geçtiklerini söyleyen Çerkezoğlu, pandemi sürecinde AKP’nin tüm politikalarını işçi ve emekçiler için değil bir avuç sermayedar için geliştirdiğini dile getirerek, “Genç, kadın işsizliğin en yüksek düzeye çıktığı, işten çıkarmaların tavan yaptığı, işten çıkarmayı yasaklama adı altında Kod 29’u getirilmesi gibi uygulamalara tanık olduk. İşçiler ve emekçiler virüsle burun buruna yaşamaya devam ederken sermayedarlar servetlerine servet katıyor. Bizler yoksullaşıyoruz, ayda 39 liraya yaşamaya mahkum ediliyoruz ama sermayedarlar iktidar sayesinde servetine servet katıyor” ifadelerini kullandı.

KAPANMA DEĞİL SINIFSAL AYRIMCILIK

Çerkezoğlu, iktidarın tam kapanma adı altında aldığı önlemlerin işçileri kapsamadığını belirterek, “Tam kapanma adı altında alınan önlemlerde işçi sınıfı yine yok. Tam kapanma dediler ama işçilerin yüzde 60’tan fazlası çalışıyor. Yarın işçilerin işçilerine gittiği bir tam kapanma mümkün değil. Bizler açsısından tam kapanma yok, sınıfsal ayrımcılık var. O nedenle pandemi ile birlikte sorunların daha da ağırlaştığı bir ortama mücadelemizi yükselterek gidiyoruz. Bugün yine alanlarda yana yana omuz omuzayız. Yasaklara rağmen umudu birlikte büyütüyoruz. Pandemiye rağmen bizleri saatlerce işyerlerinde çalıştıranlar açık alanda yan yana gelmemizi engelliyor. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir zamanda 1 Mayıs yasaklanamamıştır. Bugün de yasaklara inat buradayız. 2021 yılı 1 Mayıs’ında daha önce yitirdiklerimizin talepleriyle, onların mücadelesini bu güne taşıyarak, alanlarda, meydanlarda  1 Mayıs’ı coşkulu bir şekilde kutlayacak, etkinliklerimizi gerçekleştireceğiz” diye konuştu.

Çerkezdoğlu, konuşmasında son olarak taleplerini şöyle sıraladı:

“* Herkese aşı, herkese gelir desteği sağlanmalı, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarklar durdurulmalıdır!

* Çalışırken hastalanan emekçiler için COVID-19 iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilsin!

* Kod 29 ve ücretsiz izin zulmüne son!

* İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara değil işçilere ve işsizlere!

*A sgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın!

* İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, hukuksuz biçimde işten çıkarılan kamu emekçileri işlerine iade edilsin, çalışma süreleri azaltılsın.

* Doğa katili projelere, Kanal İstanbul’a, betona, savaşa, silahlanmaya, sermayeye değil aşıya ve sosyal desteklere kaynak!

* Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın! Zorunlu mallarda ve elektrik, su, doğalgaz, iletişim faturalarında dolaylı vergiler sıfırlansın.

* Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın!

* İstanbul Sözleşmesi Yaşatır. 6284 sayılı yasa etkin şekilde uygulansın, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün İşyerinde Şiddete Karşı 190 sayılı sözleşmesi onaylansın!”

Çerkezoğlu’nun konuşmasının ardından kitle sloganlar eşliğinde anıta karanfil bıraktı. Kitle daha sonra buradan anmanın gerçekleşeceği bir diğer adres olan Şişhane’ye geçti.

ŞİŞHANE’DE ANMA

Kazancı Yokuşu’ndaki anmanın ardından kitle İstiklal Caddesi'nde "Yaşasın 1 Mayıs”, “Bijî Yek Gulan" sloganlarıyla Şişhane’ye yürüyüş düzenledi. Burada 1 Mayıs 1989’da yaşamını yitiren Mehmet Akif Dalcı için anma gerçekleştirildi. Saygı duruşuyla başlayan anmada konuşan TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Cevahir Efe Akçelik, işçilerin ve emekçilerin taleplerini yineledi. Anma karanfillerin bırakılmasıyla sona erdi.

İZMİR’DE 1 MAYIS BULUŞMASI

İstanbul ve Ankara'daki eylemlerin ardından İzmir Konak Kemeraltı girişinde de sendikaların çağrısıyla 1 Mayıs açıklaması yapıldı.

Açıklamaya aralarında TKP, EMEP ve HDP'nin de yer aldığı siyasi partiler katıldı.

ADANA

Adana'da 1 Mayıs, Uğur Mumcu Meydanı’nda gerçekleştirilen açıklamayla kutlandı. Çeşitli noktalarda toplanan emekçileri, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilciler, alana yürüdü. 1 Mayıs alanına slogan atarak gitmek isteyen Emek Partisi (EMEP) üyelerine polis yürüyüşün yasak olduğu iddiası ile engel olmaya çalıştı. Ancak EMEP'liler,"Yaşasın 1 Mayıs", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek" ve "İş, ekmek, özgürlük" sloganıyla alana girdi.  DİSK, KESK, TMMOB, Adana Tabip Odası ve Adana Barosu üyeleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Müzeyyin Şevkin, HDK, HDP, CHP, EMEP, TÖP, İHD  TİP, TKP gibi partilerin yanı sıra  çok sayıda kişi katıldı.

ÇARKLAR DURSUN ÖLÜMLER BİTSİN

Basın metnini okuyan DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Hüseyin Yaşar Gündoğdu, sağlıklı, güvenceli ve insanca yaşama hakkı için yan yana olduklarını söyledi. Gündoğdu, "Çarklar dursun, ölümler bitsin. Bu felakete son vermek, insanlık için yeni bir başlangıç yapmak, eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu, kardeşçe, barış içerisinde yaşayacağımız yeni bir toplumsal düzen kurmak ellerimizdedir" dedi.

Emekçiler, "Her yer 1 Mayıs her yer direniş" sloganlarıyla yasaklara tepki gösterdi.

MERSİN

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Mayıs'ı EMEP Mersin İl Örgütü binasında yaptıkları açıklamayla kutladı. “Güvenceli iş, insanca yaşam hak ve özgürlükler için yaşasın 1 Mayıs” pankartının açıldığı açıklamada “Sizin her şeyiniz bizim 1 Mayıs’ımız var. Yasaklanamaz” pankartı açıldı.

EMEP Mersin İl Başkanı Yusuf Kaya, “Çalışılan işyerlerinin hepsi 1 Mayıs alanıdır ve işçilerin 1 Mayıs'ı kutlaması haktır, bu engellenemez. Grev yasaklarına karşı, sendikal hak ve özgürlükler için, insanca yaşayacak bir ücret ve insanca çalışma koşulları için, çocuklarımızın güven içinde yaşayabileceği bir Türkiye ve dünyaya ulaşmak için yaşasın 1 Mayıs” dedi.

Açıklama sloganlarla sona erdi.

ANTALYA

Antalya’da bulunan demokratik kitle örgütleri de Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya geldi. Kitle “Sağlıklı, güvenceli ve insanca bir yaşam için Yaşasın 1 Mayıs” pankartını açtı. DİSK, KESK, TMMOB, TTB ve siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.

DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi Vedat Küçük, çürümüş düzene karşı yan yana oldukların söyledi.

HATAY

Hatay'da İskenderun Emek ve Demokrasi Güçleri, Atatürk Anıtı Alanı’nda 1 Mayıs'ı kutladı. Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada konuşan Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal,"Sağlıklı, güvenceli ve insanca yaşama hakkımız için yan yanayız. Umutlarımız büyütmek için bugün Türkiye’nin dört bir yanında mücadelemizle yan yanayız. Taleplerimizi ve hedeflerimizi 1 Mayıs’ta bir kere daha yan yana haykırıyoruz" diye konuştu.

DİYARBAKIR

Amed Emek ve Demokrasi Platformu'nun, 1 Mayıs dolayısıyla Dağkapı Meydanı’nda düzenlenmek istediği etkinlik, polislerce engellendi. Sabahın erken saatlerinde etkinliğin yapılacağı alan polis bariyerleriyle kapatıldı. Alana giriş yapmak isteyen DİSK, KESK, TMOOB, DTO, HDP, EMEP ve SGDF bileşenleri polis engeline takıldı. Etkinliğe izin vermeyeceğini belirten polis ile platform temsilcileri arasında uzun süre tartışma yaşandı. Polis etkinliğe katılmak isteyen platform üyelerini 4 grubu ayırarak, çembere aldı.

ENGELLEME PROTESTO EDİLDİ

Etkinliğe izin verilmemesi üzerine bileşenler bir araya gelerek basın açıklaması yapmak istedi. Ancak platform üyeleri, bu defa iki ayrı grup olarak çembere alındı. Polis basın açıklaması için grupların birleşmesini engelledi. Bu durum etkinlik boyunca atılan, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Direne direne kazanacağız”, “Biji Yek Gulan” sloganları eşliğinde protesto edildi.

BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

Uzun süren tartışmaların ardından basın açıklaması yapıldı. Açıklamanın Kürtçesini Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, Türkçesini ise DİSK Diyarbakır Bölge Temsilcisi Hasan Hayri Eroğlu okudu.

Eroğlu, yasaklara ve baskılara rağmen Türkiye’nin dört bir yanında 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü için yan yana olduklarını ve umudu büyüttüklerini söyledi.

‘ÇARKLAR DURSUN’

On yıllardır dünya halklarına sınırsız emek ve doğa sömürüsü, savaşlar, ekonomik kriz, artan eşitsizlik, yoksulluk, işsizlik dışında hiçbir şey sunmayan kapitalist sistemin Kovid-19 salgınıyla insanlığın geleceğini tehdit ettiğini söyleyen Eroğlu, “Dünya kapitalist sisteminin yarattığı eşitsizliklerin ağır sonuçlarını her gün yaşıyoruz. Sağlık hizmetlerinin ve güncel olarak da COVID-19 aşısının bir ticari meta haline gelmesinin bedelini insanlık ağır biçimde ödüyor. Bizler, bu topraklarda yaşayanlar, aklı, bilimi, emeği ve insan yaşamını öncelemeyen bir anlayışla yönetilenler, daha ağır bedeller ödüyoruz. COVID-19 salgınıyla mücadelede dünyanın en başarısız ülkelerinden birinde hayatta kalmaya çalışıyoruz. Sermayenin ve patronların çıkarları için, akıl, bilim ve milyonların sağlığı yok sayılıyor. Buradan bir kere daha haykırıyoruz: Çarklar dursun, ölümler bitsin!” dedi.

“GÖZ GÖRE GÖRE ÖLÜYORUZ’

İktidar tarafından alınan “tam kapanma” kararını eleştiren Eroğlu, “Önlem paketinde işçi sınıfının ve halkın sağlığını ve gelirini değil sermayenin çıkarlarını korumaya çalışıyorlar. Çarklar dönmeye, çalışanların çoğunluğunun işe gitmeye, insanlarımız ölmeye, sağlık emekçilerimiz tükenmeye devam ediyor. Tam kapanma dedikleri önlemlerde biz yokuz: Çalışanlar hastalanmaya, çalışmayanlar da açlığa mahkum ediliyor. Açık alanlarda nefes almamız yasaklanıp kapalı ortamlarda çalışmaya zorlanıyoruz. Ne pahasına olursa olsun ‘çarklar dönecek’ inadıyla, insan yaşamı piyasaya kurban ediliyor. Yeterli aşı tedarik edilemiyor. Göz göre göre hastalanıyoruz, ölüyoruz ve tükeniyoruz! “Böyle salgın mücadelesi olmaz” diyor ve yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz” diye konuştu.

‘GÜVENCESİZLİK YAYGINLAŞIYOR’

Eroğlu devamında, “Sadece sağlığımız değil; işimiz, aşımız ve geçimimiz de tehdit altında. Pandemide yurttaşlarına en az nakdi destek veren iki ülkeden biri Türkiye oldu. İşsizlik her gün yeni rekorlar kırıyor. Kod 29 ile tazminat bile alamadan işimizi kaybediyoruz. Milyonlarca çalışan ve ailesi ücretsiz izin dayatmasıyla günde 50 liraya yaşamaya mahkum ediliyor. Gıda enflasyonu ile milyonlar açlık sınırının altına itiliyor. Evimize gelen faturalar kabarıyor, çarşı pazar alışverişi her gün bir öncekinden daha pahalı oluyor. Uzaktan çalışma gibi esnek çalışma biçimleriyle güvencesizlik yaygınlaşıyor” diye belirtti.

‘KAYNAKLAR, BİR AVUÇ ŞİRKETE PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR’

Salgın koşullarında ülkenin tüm kaynaklarının bir avuç şirkete peşkeş çekildiğini söyleyen Eroğlu, “Halk yaşam mücadelesi verirken, şirketler pandemide kârlarını artırıyor. ‘Geçinemiyoruz’ çığlıkları yükselen ülkemizde 26 dolar milyarderinin serveti son bir yılda 38 milyar dolardan 53 milyar dolara yükseliyor. Bir yanda açlık, yoksulluk ve işsizlik; diğer yanda servetler birikiyor. Ekonomik kriz ve pandemi koşullarında, adaletsizliğin en çirkin yüzü karşımıza çıkıyor” ifadesinde bulundu.

‘CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ DERİNLEŞTİ’

Pandemi sürecinde sınıfsal eşitsizliklerin yanı sıra toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin de derinleştiğini vurgulayan Eroğlu, “Salgında kadınların omuzlarına yıkılan hane içi iş ve bakım yükü artıyor. Kadına yönelik şiddet tırmanıyor. Kadınlar bir yandan işsizliğin, bir yandan pandemide yaygınlaşan esnek çalışma biçimlerinin ve güvencesizliğin hedefi haline geliyor. Pandemi koşullarında kadınların güçlendirilmesi gerekirken, İstanbul Sözleşmesi gibi kazanımlar iktidarın hedefi oluyor” dedi.

TALEPLERİ SIRALADI

Öfkeli olduklarını, sağlıklı, güvenceli ve insanca bir yaşam hakkı için yan yana geleceklerini ve umudu büyüteceklerini söyleyen Eroğlu, işçilerin talep ve hedeflerini şöyle sıraladı:

"* Herkese aşı, herkese gelir desteği sağlansın, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarklar durdurulsun!

* Çalışırken hastalanan emekçiler için COVID-19 iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilsin!

* Kod 29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilsin!

* İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara değil işçilere ve işsizlere destek için kullanılsın!

* Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın!

* İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, hukuksuz biçimde işten çıkarılan kamu emekçileri işlerine iade edilsin, çalışma süreleri azaltılsın.

* Doğa katili projelere, Kanal İstanbul’a, betona, savaşa, silahlanmaya, sermayeye değil aşıya ve sosyal desteklere ayrılsın.

* Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın! Zorunlu mallarda ve elektrik, su, doğalgaz, iletişim faturalarında dolaylı vergiler sıfırlansın, pandemi süresince fatura borçları hazine tarafından karşılansın, borçlar faizsiz ertelensin.

* Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın!

* İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa etkin şekilde uygulansın, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün İşyerinde Şiddete Karşı 190 sayılı sözleşmesi onaylansın!

* 2020 1 Mayıs’ında ifade ettiğimiz gerçek, 2021’de çok daha net bir biçimde ortadadır. Bu düzen yaşamı ve gezegeni tehdit eden büyük bir felakete dönüşmüştür. Felakete dönen bu düzen, baskılarla, yasaklarla, yalanlarla, sansürle, kışkırtılan ırkçılık ve ayrımcılıkla, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle, kısacası zulümle ayakta tutulmak istenmektedir.

* Bu felakete son vermek, insanlık için yeni bir başlangıç yapmak, eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu, kardeşçe, barış içerisinde yaşayacağımız yeni bir toplumsal düzen kurmak ellerimizdedir.

Umudumuz birliğimizde, mücadelemizde ve dayanışmamızdadır!”

DERSİM

Dersim Emek ve Demokrasi Platformu da Seyit Rıza Meydan'ında açıklama gerçekleştirdi. Açıklamada, Kurmacî, Dimilkî, Ermenice ve Türkçe yazılı “Yaşasın 1 Mayıs” yazılı pankart açıldı. "İş ve aşımıza sahip çıkıyoruz", "İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz" dövizlerinin taşındığı açıklamada, "Birlik, mücadele, zafer", "Emek iktidara" sloganları atıldı. Açıklamaya, HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, Baro Başkanı Kenan Çetin, platform üyeleri ve yöneticileri katıldı. Saygı duruşuyla başlayan açıklamada, 1 Mayıs 1977’de katledilen 34 yurttaş anıldı.

‘BARIŞIN HAKİM OLDUĞU BİR ÜLKE’

Açıklama yapan Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) Dersim Şube Başkanı Mazlum Doğan, eşitliğin, özgürlüğün, barışın ve laikliğin hakim olduğu bir ülke istediklerini belirtti. Doğan, gündüzlerinde işsiz kalınmayan gecelerinde aç yatılmayan bir yaşam istediklerini dile getirdi.

‘SALGIN EŞİTSİZLİĞİ GÖZLER ÖNÜNE SERDİ’

Genel-İş Dersim Temsilcisi Umut Balıkçı, iş ve emek mücadelesine dönük tüm baskılara rağmen demokrasi mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini vurguladı. "Sermayeye dur diyeceğiz, geçit vermeyeceğiz” diyen Balıkçı, Kovid-19 salgınının eşitsizliği tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdiğini söyledi.

‘İKTİDAR SADECE EMEĞİMİZİ SÖMÜRMÜYOR"

HDP Milletvekili Alican Önlü ise iktidarın halka, kadına, doğaya ve yaşama karşı kesintisiz saldırı içinde olduğunu vurguladı. Tüm kesimin eşitsizliğe karşı mücadeleyi büyütme çağrısında bulunan Önlü, şöyle konuştu: " Saray iktidarı sadece emeğimizi sömürmüyor. Emeğimizle birlikte kadının sadece emeğini değil yaşamını da gasp ediyor. Celal, Evren, Talat’ın soykırımını bugün de yine aynı üçlü, Kürt, kadın, emek, Alevi soykırımı olarak hayata geçirmek istiyor. Nasıl ki Newroz, 8 Mart ruhu ile alanlardaydık. Şimdi de 1 Mayıs ruhu ile, ortak bir ruhu ile, ortak bir mücadele zemini yaratmak zorundayız.”

Açıklamalarının ardından Seyit Rıza heykelinin önüne konulan "1 Mayıs 1977 yitirdiklerimizi anıyoruz" pankartına karanfiller bırakıldı. Açıklama, sloganlar ve şarkılar eşliğinde çekilen halayla son buldu.

BATMAN

Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Mayıs’a ilişkin Petrol-İş sendikası binasının bahçesinde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya, KESK, Petrol-İş, DİSK, Tabip Odası, TMMOB, İHD, TJA temsilcileri ve üyeleri ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran ve görevden alınarak yerine kayyım atanan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Songül Korkmaz katıldı. “Yaşasın 1 Mayıs, Bîjî Yek Gulan”, “Eşitsizliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu barış içinde toplumsal bir düzen için yaşasın 1 Mayıs, Bîjî Yek Gulan” pankartın açıldığı açıklama saygı duruşu ile başladı.

‘SÖMÜRÜ ÇARKLARI DÖNDÜRÜLÜYOR’

Genel-İş Batman Şubesi Eşbaşkanı Narin Erol, salgın koşullarında bile sömürü çarklarının milyonlarca işçinin, emekçinin canıyla, kanıyla döndürülmeye çalışıldığını belirterek, “İşçiler, emekçiler durduğunda ekonominin duracağını, hayatın duracağını çok iyi biliyorlar. Bunun için salgın koşullarında işe gitmek zorunda bıraktığı işçilere, emekçilere ‘vazgeçilmezler’ diyorlar. Ancak kendi varlığını sürdürebilmek için milyonlarca işçiden, emekçiden sağlığından, canından vazgeçmesini istiyorlar. Bizler; adaletin, demokrasinin, barışın, sendikal hakların yok sayıldığı, emeğin hak arama yollarının kapatıldığı bir ülkenin emekçileriyiz. Yıllardır emeğimizle, alın terimizle insanca çalışma, insanca yaşama mücadelesi veriyoruz” ifadelerini kullandı.

‘BOZUK DÜZEN BİZİM DEĞİL’

Krizle birleşen pandemide, işçilerin sorunlarının katlanarak artığını kaydeden Erol, ekmeğin her geçen gün küçüldüğü, hak ve özgürlüklerinin kaldırıldığı, her seferinde emekçilerin değil, patronların yüzünü güldüren, bu bozuk düzenin, kendi düzenleri olmadığını söyledi.

‘BİNLERCE KİŞİ İŞTEN ÇIKARILDI’

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran da işten çıkarmanın yasak olduğu bir dönemde kod 29 ile binlerce kişinin işten çıkarıldığını belirterek, iktidarın her zaman ki gibi sermayeden yana tavır aldığını söyledi.

Açıklama alkışlar eşliğinde son buldu.

VAN

Van’da KESK, DİSK, TTB ve TMMOB tarafından 1 Mayıs İşçi Bayramı’na ilişkin Musa Anter Parkı'nda yapılmak istenen basın açıklaması polis engeline takıldı. Açıklama öncesinde DİSK binasında bir araya gelen emekçiler, buradan yürüyerek Musa Antep Parkı’na gitmeye hazırlanırken polisler bina önünde barikat kurarak kimsenin çıkmasına izin vermedi. Uzun süren tartışmaların ardından emekçiler Cumhuriyet Caddesi’nde açıklama yaptı.

POLİS ENGELİ 

Emekçilere destek vermek amacıyla HDP İl Örgütü binasından Cumhuriyet Caddesi’ne yürüyen HDP’lilere ise polis müdahale etti. HDP milletvekilleri Murat Sarısaç, Nuran İmir ve Habip Eksik’in de bulunduğu grubun yürümesine izin vermeyen polis, çıkan tartışma sorasın da gruba müdahale etti. Çevredeki yurttaşlar polislere tepki gösterirken, HDP’liler 1 Mayıs açıklamasının yapıldığı Cumhuriyet Caddesi’ne geçti.

‘İNSANLAR AÇLIĞA MAHKUM EDİLİYOR’

Emek Platformu adına açıklamayı Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Hüseyin Yaviç okudu. Baskılara rağmen umudu büyüttüklerini söyleyen Yaviç, “Çürümüş düzene karşı yeni bir düzen için, yeni bir başlangıç için yan yanayız” dedi.

İktidarın "tam kapanma" ile birlikte işçi sınıfı, halk sağlığı ve gelirini değil sermayenin çıkarlarını korumaya çalıştığını ifade eden Yaviç, çalışanların hastalanmaya, işsizleri ise açlığa mahkum edildiğini vurguladı.

HAKKARİ

Hakkari’de de DİSK, TMMOB ve KESK şubeleri, 1 Mayıs’a dair ortak açıklama yaptı. Sendika binaları önünde yapılan açıklamada konuşan DİSK Hakkari Şube Başkanı Haluk Duran, “İktidar, demokrasi taleplerinin sesini kısarak emeğin de sesini kısmaya çalışıyor. İşçilerin, öğrencilerin ve kadınların hak arama mücadeleleri iktidarın orantısız şiddetiyle bastırılmaya çalışılıyor” dedi.

Açıklamada sık sık “ Yaşasın 1 Mayıs”, “Direne direne kazanacağız”, “Jin Jiyan Azadî”, "Bijî berxwedana kedkaran” sloganları atıldı.

URFA

Urfa Emek ve Demokrasi Platformu, Haliliye ilçesinde bulunan Ahmet Bahçıvan İş Merkezi önünde bir araya gelerek, 1 Mayıs’ı kutladı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Urfa Barosu’nun destek verdiği açıklamaya çok sayıda kişi katıldı. “Hangisini yazsam bilemedim ki” dövizinin açıldığını açıklamada sık sık, “Bijî yek gulan” sloganı atıldı. Eğitim Sen Urfa Şube Eşbaşkanı Mahmut Binici, “Eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu, kardeşçe, barış içerisinde yaşayacağımız yeni bir toplumsal düzen kurmak ellerimizdedir” diye konuştu. Açıklama alkış ve zılgıtlarla son buldu.

ADIYAMAN

Adıyaman Emek ve Demokrasi Platformu, Demokrasi Parkı’nda bir araya gelerek 1 Mayıs’ı kutlamak için basın açıklaması yaptı. Açıklama 1 Mayıs 1977’de yaşamını yitirenler için saygı duruşuyla başladı. “Söz yetki karar emekçilere” sloganının atıldığı açıklamaya çok sayıda emekçi katıldı. Tarım ve Orman Hizmet Kolu Kamu Emekçileri Sendikası (Tarım Orkam-Sen) İl Temsilcisi Yusuf Demirci, “Felakete dönen bu düzen, baskılarla, yasaklarla, yalanlarla, sansürle, kışkırtılan ırkçılık ve ayrımcılıkla, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle, kısacası zulümle ayakta tutulmak istenmektedir” diye konuştu. Açıklama sloganlarla son buldu.

ANTEP

Antep'te 1 Mayıs, KESK, DİSK, TMMOB ve Antep - Kilis Tabip Odası öncülüğünde Şahinbey ilçesine bağlı Kırkayak Parkı'nda kutlandı. Kutlamada, kurum temsilcileri ayrı ayrı açıklamalar yaptı.

MARDİN

Mardin Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Mayıs’ı coşkuyla kutladı. Açıklamada “Umut yan yana Yaşasın 1 Mayıs” pankartı açıldı. İşsizlik ve emek mücadelesinin öne çıktığı kutlamada platform adına Mehmet Emin Özel, açıklama yaptı. Açıklamada emekçilerin 1 Mayıs mücadelesinin yanı sıra işçilerin emek mücadelesine vurgu yapıldı. Açıklama sırasında sık sık 1 Mayıs’a ilişkin sloganlar atıldı.

Açıklamanın ardından davul ve zurna eşliğinde halaylar çekilerek, 1 Mayıs kutlandı.

Editör: TE Bilişim