Gazete Emek-Maraş merkezli 11 ilde yıkıma neden olan ve 43 binden fazla insanın hayatını kaybetmesine yol açan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından yardım hizmetlerinde eksik kalması nedeniyle eleştirilen Kızılay'ın Başkanı Dr. Kerem Kınık, gündeme yönelik açıklamalarda bulundu.

54 bin çadırın sevkiyatını yaptıklarını, AFAD'a teslim ettiklerini ve kurulmalarına yardımcı olduklarını söyleyen Kınık, AFAD'ın sadece kendi logosunu kullanmayı tercih etmesi nedeniyle sahada görünürlüklerinin azaldığını söyledi.

Hürriyet'ten Abdülkadir Selvi'nin sorularını yanıtlayan Kınık'ın cevaplarının bir kısmı şöyle:

"Kızılay’ın bir tane bile çadırı yok deniliyor ama siz 54 bin çadır verdik diyorsunuz.

Üstünde AFAD yazan çadırlar var ya, o çadırların da büyük bir kısmını AFAD’a biz dikiyoruz. AFAD hem Kızılay’dan hem de başka özel şirketlerden de çadır tedarik ediyor. Barınma sorumluluğu AFAD’da olduğu için onlara veriyoruz. İlk zamanlarda AFAD kendi logosu ile birlikte bizim logomuzu da kullanıyordu. Böylece toplumsal belleğin sahada aradığı hilalimiz de görünür oluyordu ama daha sonra sadece kendi kurumsal logolarını konumlandırmayı tercih ettiler. Deprem olduğunda destek kapasitemizin tamamını bölgeye sevk ettik.

Kızılay’a 'Bir çadırın bile yok muydu?' diyenler oldu, deprem olduğunda ne kadar çadırınız vardı?

Bizim Türkiye’deki depolarımızdan 40 bin, 14 bine yakın da yurtdışı depolarımızdan ve Kızılhaç Kızılay Federasyonu’ndan olmak üzere aşağı yukarı 54 bin civarında çadır sevkıyatı yaptık. Bunları AFAD’a teslim ettik, kurulmalarına yardımcı olduk.

Kızılay’ın aleyhindeki haberler sahadaki çalışmalarınızı etkiliyor mu?

Sürekli olarak bölgede çalıştığımız için çok takip edemiyorum. Kızılay ekipleri olarak şu anda sahanın tozunu yutuyoruz. Medyadaki, sosyal medyadaki paylaşılan pek çoğu yalan. Samandağ’da hiçbir hizmet yok denildiği sırada Samandağ’daydım. Biz Samandağ’daki vatandaşlarımızla sarılıp ağlarken, Kızılay başkanı nerede diye haberler yapıyorlardı. Kızılay başkanı nerede? Samandağ’da. Bizim de hatalarımız olabilir. Ama bu doğru bilgilere dayanmalı ve insaflı olmalı. Sahada gönüllülerimiz zaten çok yüksek stres altında çalışıyorlar. 4 bin gönüllü sahada çalışıyor. Bu çocuklar çadırlarda yatıyor, konteynerlerde yatıyor, arabalarda yatıyorlar. Bunların takdire ihtiyacı var, morale ihtiyacı var. Ama bu tür yalan haberler moral bozuyor. Kızılay nerede? Kızılay nerede olacak, depremzedenin yanında.

Olumsuz haberler Kızılay’a olan bağışları olumsuz yönde etkiyor mu?

Yok etkilemiyor. Biz, tarihimizin en yüksek bağışını alıyoruz. Bireysel bağışçılar 3 milyonu geçti. Kızılay’a tekil bağışçı sayımız 1.5 milyondur. Bu iki katına çıktı. Küçük bağışçılarımız SMS desteğiyle bağışlarını sürdürüyorlar. Ayrıca Kızılay’a uluslararası fon desteği var. 50’yi aşkın çok büyük fon sağlayıcı uluslararası kuruluş var. Avrupa Birliği’nden, Birleşmiş Milletler’e, Kızılhaç ve Kızılay hareketinden insani yardım ve kalkınma ajanslarına kadar çok büyük fon sağlayıcı kuruluşlarla şu an projelerimizi konuşuyoruz."

ERDOĞAN 'AHLAKSIZ, NAMUSSUZ, ADİ' DEMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz günlerde Kızılay'ın deprem bölgesinde olmadığı eleştirilerine yanıt vererek, "Terbiyesiz, terbiyesizliğini bırakmaz. Çıkmış bir tanesi 'Kızılay nerede' diyor. Be ahlaksız, be namussuz, be adi... Günde 2,5 milyon insana bu Kızılay yemeğini ulaştırıyor. Böyle vicdansızlık olur mu?" ifadelerini kullanmıştı. Erdoğan'ın sözleri kamuoyunda tepki çekmişti. 


Kaynak: Duvar 

Editör: Derya çelik