Gazete Emek- Emek Partisi (EMEP) Denizli İl Örgütü, Denizli Büyükşehir Belediyesi ve Pamukkale Belediyesi’nde çalışan DİSK Genel-İş üyesi işçilere yönelik sendikal baskılara karşı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, belediyelerde çalışan sendikalı işçilerin, baskı ve tehditlerle DİSK Genel-İş Sendikası’ndan istifa ettirildiği belirtildi.
İtfaiye ve Denizli Su ve Kanalizasyon İdaresi (DESKİ) birimlerinde sendikal faaliyette bulunan işçilerin sürgün edildiği ifade edilen açıklamada, “Belediye işçilerine baskılar 31 Mart’ın hemen ertesinde başlamıştı. Kimi sosyal demokratlar işçilerin AKP’li olduğu kanısıyla sessiz kaldı. Gelinen noktada DİSK Genel-İş üyesi işçiler hangi partiye oy verdiğine bakılmaksızın işten atılma tehdidiyle karşılaşıyor. Zorla istifalar oldu” denildi.
Sendikal baskılarla yetki alacak sendikanın da bu sürecin bir parçası olduğu vurgulanarak, “Bu baskıcı yöntemle yetki alacak sendika da bir sendika olarak bu utanca ortaktır. Bu utançla patrondan alacağı yetki, onu işçilerin sendikası olmaktan uzaklaştıracaktır!” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, PERAŞ ve DESKİ’de çalışan yüzlerce işçinin sendikal baskılarla karşı karşıya olduğu belirtilerek, “Sürgün edilen işçiler arasında CHP’li işçiler vardır. Bu durum mesele işçi-sendika meselesi olduğunda sosyal demokratların sınıfsal karakterini ortaya koymaktadır. Tek adam rejiminin baskılarına karşı demokrasi mücadelesi verilirken işçileri adeta giyotinden geçirmek kabul edilemez bir tutumdur” denildi.
Yerel yönetimlerin halkçı projelerle yetinemeyeceği, emekçilerin mücadele haklarının da savunulması gerektiği dile getirildi: “AKP’nin yarattığı yoksulluğa karşı mücadele, lokantacılıkla, ekmek büfeleri açmakla yürütülemez. Lokantacılık da yapılabilir ancak bu halkın yegâne çözüm yolu olamaz.”
Emek Partisi, işçilerin anayasal haklarının gasp edilmesine karşı ortak mücadele çağrısı yaparak, “İşçilerin ortak mücadelesi, emekten ve demokrasiden yana tüm kesimlerin tek adam rejimini yıkmak üzere birleşmesi gereken süreçte, işçilerin sendika seçme özgürlüğüne vurulan darbe, ortak mücadeleye vurulan darbedir” dedi.
Açıklama, işçilere çağrıyla son buldu: “İşçiler bu tutum karşısında geri adım atmamalıdır. İşçiler kendi kaderini AKP’li-CHP’li işverenlerin ya da sendika bürokratlarının eline terk etmemelidir. Taleplerimiz net: Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş!”
Kaynak:Evrensel